ASELSAN Stratejik Ortaklarıyla Küresel Dev Olma Stratejisi Uyguluyor
ASELSAN, büyüme ve millileştirme vizyonuna yönelik olarak uygulamaya koyduğu ve yerli tedarikçiler ile stratejik olarak iş birliği yürüttüğü şirketlerin dahil olduğu Stratejik Ortaklık programını derinleştirdiğini açıkladı. ASELSAN Stratejik Ortaklık Buluşması, tedarikçi ve stratejik ortak firmaların katılımıyla Ankara’da yapıldı. ASELSAN Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Haluk Görgün, yeni anlaşma imzalanan 25 firmayla birlikte stratejik ortak statüsündeki firma sayısının 75’e ulaştığını açıkladı. ASELSAN’ın teknolojik bağımsızlık hedefiyle yürüdüğünün altını çizen Haluk Görgün, yurt içi alım oranını yüzde 72’ye kadar yükselttiğini, ASELSAN 5 bin dolayındaki ürün aldığı tedarikçinin 3 bin 200’ünün yerli firmalardan oluştuğunu vurguladı.
Prof. Dr. Haluk Görgün, ASELSAN’ın Türk savunma sanayiinde yerlileştirme ve millileştirmede öncü rol oynadığını belirterek, Dünyanın en büyük 48. Savunma sanayii şirketi olarak 2020’de 16,1 milyar TL ciroya ulaştıklarını, yüksek teknoloji şirketi olarak sürdürülebilir bir büyüme vizyonu taşıdıklarını belirtti. Nitelikli işgücünde son dört yılda yüzde 69 büyümeyle 9 bini geçtiklerini açıklayan Görgün, sadece şirket olarak değil, paydaşlarıyla birlikte büyüme ve millileşme anlayışı içinde olduklarının altını çizdi. Görgün, “Günümüz itibarıyla ASELSAN tedarikçi ekosisteminde 3 binden fazlası yerli olmak üzere 5 bini aşkın tedarikçi yer alıyor. Son 10 yılda KOBİ’lere verilen siparişlerimiz yaklaşık altı kat artış gösterdi. Savunmada dışa bağımlılığın azaltılması amacıyla yola çıkan ASELSAN, bugün kuruluş misyonu doğrultusunda yerli iş ortakları ile birlikte savunma sanayinde geniş bir yelpazede millîleştirme ve yerlileştirme çalışmalarını yürütüyor” dedi.
Tedarikçilerle birlikte 400 ürün millileştirildi, 150 milyon Dolar yurt içinde kaldı
Yerli tedarikçilerle ve stratejik ortaklarla çalışmanın sözde kalmadığını, üç yıl önce kurdukları Milli ve Yerli Ürün Geliştirme Kurulu ile sözleşmeli projeler, öz kaynaklı Ar-Ge projeleri ve katalog yayınlama yoluyla 2018’den itibaren 400’ün üzerinde ürünün millileştirildiğini vurgulayan Görgün, 150 milyon doların yurt içinde kalmasının sağlandığını bildirdi. Ulaşılan başarıyı IDEF’te sergilediklerini hatırlatan ASELSAN Genel Müdürü Görgün, gelecek dönemde de Gücümüz Bir platformu ile Stratejik Ortak statüsündeki şirketler ve tedarikçilerle birlikte, başta millileştirme olmak üzere, insan kaynakları, kaynak oluşturma, tedarikçi geliştirme, eğitim gibi süreçlerini uçtan uca yönettiklerini kaydetti.
ASELSAN sektörle birlikte global oyuncu olmak istiyor
Stratejik ortaklık kavramının sunduğu gelişim imkanlarına işaret eden Haluk Görgün, “ASELSAN olarak, sektörde global oyuncu olma hedefiyle Stratejik Ortaklık modelini son derece önemsiyor ve destekliyoruz. Stratejik İş Birliği Anlaşmalarıyla iş birliğimiz, yol arkadaşlığına ve çözüm ortaklığına dönüşüyor. Yürüttüğümüz bu ortaklık, ASELSAN’ın sürdürülebilirliğine, inovatif ve yüksek teknolojiye sahip ürünler geliştirmesine, dolayısıyla başarısına doğrudan katkı sağlamaktadır” dedi.
ASILSAN’ın yeni 25 anlaşma ile Stratejik Ortak sayısının 75’e çıkmasından gurur duyduklarını söyleyen Haluk Görgün, stratejik ortaklarına sadece 2020 yılı içerisinde 265 Milyon dolar sipariş verdiklerini bildirdi. “ASELSAN olarak Güven Veren Teknoloji sloganımızı Stratejik Ortaklarımızla birlikte Güçlü ve Güvenilir Stratejik Ortaklarla Güven Veren Teknoloji olarak kullanıyoruz” diyen Haluk Görgün, savunma sanayi ekosistemini güçlendirmeyi de kendilerine görev bildiklerini anlattı.
Haluk Görgün, verdikleri her 4 siparişten birinin Stratejik Ortaklara verildiğini vurgulayarak, “Bu oranı ailemize ilk defa dahil olan stratejik ortaklarımızın desteğiyle daha da yukarılara taşıyacağımızı değerlendiriyorum. Kazan-kazan anlayışıyla stratejik ortaklarımıza çeşitli avantajlar sağlıyor, gelişim yolculuklarına rehber oluyor, süreçlerini kolaylaştırıyoruz. ASELSAN sizlerin desteğiyle gelişirken sizlerin de aynı eksende bizimle beraber gelişmenizi ve büyümenizi hedefliyoruz. Bu hedef doğrultusunda stratejik ortaklarımızdan, millileştirmeden ürün iyileştirmeye, maliyet düşürmeden her alanda sürdürülebilirliğe kadar sektörün ve ASELSAN'ın başarısını doğrudan etkileyen konularda geliştirmeler ve iyileştirmeler yapmalarını bekliyoruz.” diye konuştu.
Stratejik Ortaklar daha geniş rol alanı bulacak
ASELSAN Tedarik Zinciri Yönetimi Genel Müdür Yardımcısı Nuh Yılmaz, tedarik sistemleri ve stratejik ortaklardan beklentilerine yönelik olarak bir sunum yaptı. ASELSAN’ın tedarikçi ve stratejik ortaklarından, teslimat, kalite, verimlilik ve millileştirme başlıklarında beklentileri olduğunu belirten Nuh Yılmaz, küresel büyüklük sıralamasına giren firmaların, yanlarında iştirak ya da tedarikçisi nitelikli başka firmaları da büyüttüğünü ve onların da küresel büyüklüğe ulaştığını Güney Kore şirketlerini örnek göstererek açıkladı. ASELSAN’ın inavasyon yeteneklerini diğer firmalara aktardığını, test-doğrulama ve bazı üretim ekipmanlarının sembolik fiyatlarla satışının dahi gerçekleştirildiğini bildirdi. Nuh Yılmaz, stratejik ortak firmalardan daha fazla millileştirme katılımı beklediklerini açıklayarak, 2022’de her firmanın en az 1 millileştirme programına katılımını beklediklerini açıkladı. Yılmaz, bazı üretim hatları ile test-doğrulama sistemlerini sembolik fiyatlarla devrettiklerini, uygun fiyatlı tedarik için kendi malzeme tedarikçilerini yönlendirdiklerini, Gücümüz Bir platformundan bunların görülebileceğini açıkladı.
Tedarikçi firmaların da ihracatına katkı verdiklerini belirten Nuh Yılmaz firmalardan beklentilerine yönelik olarak; Tedarik başlığı altında, değişen koşullara göre firmaların planlarını değiştirebilme esnekliği; Kalite başlığı altında uçtan uca kalite sürecinin izlenmesi ve 100 üzerinden değerlenen kalite programında en az 80 puan almayı; Verimlilik başlığı altında tasarım sürecini azaltıcı, maliyet avantajı sağlayıcı, katma değeri artırıcı her türlü çözüm önerisi geliştirmeyi, Millileştirme başlığında da daha fazla katılım unsurlarını saydı.
ASELSAN’ın Gelecek Vizyonu: Ortaklarla büyüme
Moderatörlüğünü Dünya Gazetesi Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Güldağ’ın yaptığı panelde ASELSAN sektör başkanları Gelecek Vizyonlarını paylaştı. Hakan Güldağ, açış konuşmasında ASELSAN’ın geleceğe yönelik olarak belirlediği önceliklerin sektörün ve Türkiye’nin üretimi açısından önem taşıdığını vurguladı. Panelde sektör birim yöneticilerinin verdiği bilgiler şöyle:
Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Kaval (Mikroelektronik, Güdüm Elektro-Optik Sektör Başkanlığı): Elektrooptik sistemlerde kısa vadede küresel çapta ilk 10 firma arasına girme hedefi konuldu. İlk 5 firma arasına girmeyi de mümkün görüyoruz. Optik mühendisliği alanında Türkiye’de açık bulunuyor. Hassas mekanik alanı burada çok önemli. Ayrıca hassas alüminyum döküm de bu sektör için önemli. Soğutmasız detektör millileştirmede başarılı olduk. Soğutmalı detektörlerde millileştirmede prototip üretildi. Yurt dışından en fazla ürün alan sektör birimi biziz. Aviyonik alanında da standartları karşılayan sistemler çok önemli. Bu alanda tedarikçiler de standartlara uygun üretim yapma yeteneğine sahip olmalı. Güdüm sistemlerinde, klasik bombaları akıllı bomba haline getiren sistemler, Hisar programı, Umtas ve Karaok arayıcı başlıklarını üretiyoruz.
Stratejik ortak ve tedarikçilerle güven ilişkisi çok önemli. Güven ilişkisi tesis edilmeli. Birlikte çalışma, gelişme, kalite, rekabetçi fiyat elbette beklentiler.
Genel Müdür Yardımcısı Behçet Karataş (Savunma Sistem Teknolojileri Sektör Başkanlığı): Kara silah sistemleri, füze sistemleri, deniz kuvvetleri faydalı yükleri ve komuta kontrol alanında üretimler gerçekleştiriliyor. Bir bakıma biz ASELSAN’ın sistem entegratörüyüz. Hava savunma sistemi olan Hisar A+ teslimatı gerçekleşti. Hisar O+ kabulleri bu hafta başlayacak. Bunun yanında milli işlemci Çakıl projesinde de yer alıyoruz. Çalışma başlattığımız bir başka alan uzayı kapsayan komuta kontrol ve uzaydan gelebilecek tehditlerin yönetimi. Gelecek dönemde, sualtı akustik ve su altı komuta kontrol alanları bulunuyor. Artırılmış gerçeklik ve silahları üretimi konusunda tedarikçilerle çalışıyoruz. Tedarikçilerden kendi kalite denetim sistemlerini kurarak, kalite denetimlerini yapmaları büyük önem taşıyor. Tedarikçilerin gelecek dönemde, komuta kontrol sistemleri içindeki tool’ları geliştirmeleri yararlı olacaktır.
Genel Müdür Yardımcısı Oğuz Şener (Radar ve Elektronik Harp Sistemleri Sektör Başkanlığı): Bizim alandaki projelerin önemli bir kısmı gizlilik taşıyor. Yürütülen projeler 2030-2035’i gören uzun vadeli projelerdir. Teknik derinlik bizim için çok önemli. Şunu söyleyebilirim, bizimle çalışan bir tedarikçi mutlaka küresel çapta geçerli bir yetenek kazanmaktadır. Geleceğe yönelik olarak sistemler daha akıllı sistemler haline geliyor. Bizim de bu yönde değişmemiz gerekiyor. Açık mimarı ve açık yazılımlar yeni yaklaşım. Bu alandaki en önemli sorunlardan biri insan kaynağı. İnsan kaynağını kendimiz yetiştirerek çözdük.
Askeri Haberleşme Sistemleri Direktörü Orhan Muratoğlu (Haberleşme ve Bilgi Teknolojileri Sektör Başkanlığı): ASELSAN’ın muhabere sistemlerini üretiyoruz ve bizim ürünlerimizin 40 yılın ardından olgunlaştığını söyleyebiliriz. Gelecek tren katarı gibi iş ortaklarımız, alt yüklenicilerden başlıyor. Buradaki herhangi bir noktadaki aksaklık, bütün süreci etkiliyor. Geliştirme ve uygulama arasında bazı farklılıklar olabiliyor, bunlara dikkat edilmeli.
Geleceğe yönelik olarak en önemli unsur quantum hesaplama.. Quantum bilgisayarlar uygulamaya başladı. Quantum hesaplama ile şifre kırmalara dayanıklı sistemler geliştirilmeli. Bulut bilişim de hızlı gelişiyor. Çeşitli sistemlerin bu alanda ticari olarak kullanımı açıldı. Bizim de bu alanda gelişmemiz gerekiyor. Yarı iletkene ticari bir ürün olarak bakılmıştı ama şimdi çip krizi yaşanıyor. Yarı iletken üretimi yanında, yarı iletken üretimi yapan makine üretimi de önemli. Dünyanın en büyük 100 savunma firması listesine giren 27 yeni firmanın faaliyet alanı, uzay ve uzay radyasyon, sıcak-soğuk değişimi gibi alanlar, denizaltı ve nükleer uygulamalar, siber güvenlik, birleşme ve devralma ile büyük parça üretimi. Bu bir işaret verebilir.
Rüzgar türbini lansmanı yapılacak
Genel Müdür Yardımcısı İbrahim Bekar (Ulaşım, Güvenlik, Enerji, Otomasyon ve Sağlık Sistemleri Sektör Başkanlığı): Sivil tarafta gelişme alanı bulunuyor. Hem sektörün, hem ülkenin sürdürülebilirliği açısından önemli. Savunma sanayii (ciro bakımından) dalgalanmalar yaşayabiliyor. Sivil alan, bu dalgalanmalara karşı da koruyor. Ulaşım, akıllı sistemler, güvenlik, enerji ve sağlık alanında çeşitli projeler üzerinde çalışıyoruz. ASELSAN yetenekleri bu alanda kullanılıyor, yüksek katma değerli üretimler gerçekleşebiliyor. Enerji alanında yakın zamanda bir Rüzgar Türbini Projesinin tanıtımını yapacağız. Ayrıca sivil teknolojiler alanında gelişim için yakın zamanda bir White paper de yayınlayacağız.
71 Ülkeye ihracat
Genel Müdür Yardımcısı Osman Devrim Fidancı (İş Geliştirme ve Pazarlama): Pazarlama ve yerinde destek için 12 ülkede merkez kurduk. Pazarlamaya yönelik yatırımların meyvesini topluyoruz. Pazarlamada yeni yaklaşımları uyguluyoruz. Müşteri başarımına yapılan katkı, müşterinin kullanım konseptindeki değişiklikler. Yakın zamanda araştırmalar, müşterilerin sırasıyla kalite, ürün sağlayıcıya güven, servis ve bakım, düşük fiyata baktığını gösterdi. Fiyat ancak dördüncü sırada yer bulabiliyor.
Dünya Gazetesi Yayın Kurulu Başkanı Şeref Oğuz: Elin silahıyla ülkenizi koruyamazsınız
Etkinlikte bir konuşma yapan Dünya Gazetesi Yayın Kurulu Başkanı Şeref Oğuz, ASELSAN’ın iş birliği ile başarıya ulaşma konusunda örnek teşkil ettiğini, sektörün amiral gemisi olması yanında bu özelliğinin önem taşıdığını belirtti. ASELSAN’ın bilgi üretimi konusundaki konumunun önemli olduğunu belirten Şeref Oğuz, “Elin silahıyla ülkeni koruyamazsın. Elin gıdasıyla karnını doyuramazsın. Elin bilgisiyle ülkeni yönetemezsin” dedi. Şeref Oğuz, teknolojinin katma değerli üründeki kritik rolünü, ASELSAN’ın ihracatta bin dolar/kg birim fiyatlara ulaşmasıyla vurguladı. “Yarının tehditlerine, bugünden çözümler geliştirmek önemli” diyen Şeref Oğuz, gelecek düşünülerek vizyon geliştirilmesi gerektiğini vurguladı. Oğuz, sanayi, teknoloji ya da bilimde disiplinler arası yaklaşımın önem taşıdığının altını çizdi.
Öte yandan, ASELSAN Kurumsal Yönetimden sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Prof. Dr. Hakan Karataş, ASELSAN’daki 100 bin dolayındaki özgeçmişten, yan kuruluşlarda da çalışabileceğini belirtenlerin Stratejik Ortak firmalara da açılacağını duyurdu. “Yetenek sabun gibi, gevşek tutunca da sert tutunca da kayıyor” diyen Karataş yetenek yönetim ve geliştirmeye dair bazı programlarını Stratejik Ortaklara açacaklarını duyurdu.
HALKBANK, ASELSAN tedarikçi finansman protokolü imzaladı
ASELSAN’ın bankalar ile uyguladığı Stratejik Ortak firmaların teminatsız kredi kullanmasına imkan sağlanan Tedarikçi Finansman Sistemine katılan 15. Banka oldu. ASELSAN ile HALKBANK arasındaki protokol toplantıda düzenlenen törenle HALKBANK Genel Müdürü Osman Arslan ile ASELSAN Genel Müdürü Haluk Görgün tarafından imzalandı. HALKBANK Genel Müdürü Arslan, programa geç katıldıklarını ancak hızla büyümek istediklerini söyledi. Haluk Görgün de büyümenin sürdüğünü belirterek finansmana yönelik genişleme alanının bulunduğunu kaydetti.
ASELSAN’dan Stratejik Ortaklarına ödül
Etkinlikte, ASELSAN son üç yılda en fazla ürün millileştiren Stratejik Ortakları ÜNİMETAL Hassas Döküm, ANOVA AR-GE Teknolojileri ve FEMSAN Elektrik Motorlarına ödül verdi. Ayrıca Yılın Millileştirme Ödülü ise ventilatör millileştirme programına katkısıyla Dora Makina'ya verildi.